Karabamya olarak da anılan hibiskus bitkisinin yaprakları gövdeye oturmuştur. Ortadaki parçasının uzunca ucu sivri dil şeklindedir ve kenarları kertikli koyu yeşil renkli bir bitkidir. Çiçekleri beyaz veya hafif pembemsi beyaz ve geniş kalp şeklindedir. Göbeğe doğru koyu vişneçürüğü rengini alan beş adet taç yaprağı bulunur. Ortada ise bir demet sarı dölenme tozluğu vardır.
Taç yaprağını kavrayan kupa yaprakları açık veya koyu vişneçürüğümsü yeşil renkte olup üzeri tüylü, kalın etli bir yapıya sahiptir. Kupa yapraklarının etrafını çeviren 8-12 adet daha ince, küçük dış kupa yaprakları da vardır. Çay ve natürel ilaç yapımında bu kupa yaprağı ile dış kupa yaprağı kulanılır; diğer kısımları kulanılmaz.
Vatanı Sudan olan bu bitki, günümüzde tropik ve subtropik ülkelerde yetişmektedir.
Hasat zamanında çiçeklerinin solması beklenir. Kupa yaprakları tekrar kapanıp kurumaya başladığında toplanır ve kurutulduktan sonra nemden uzak bir yerde muhafaza edilir.
Hibiskus ile ilgili olarak üniversite kliniklerinde tedavi denemeleri ve araştırmalar yapılmamıştır. Bu nedenle bugünkü bilgilere göre 2. sınıf bir şifalı bitki olarak kabul edilir. Hibiskus yerine daha etkili olan başka bitkiler önerilmektedir: Örneğin pekliğe karşı Ravent, Keten, Sinameki, Nane, Akdiken preparatları veya Gökçek iksiri daha etkildir.
Hibiskus bitkisi çayı demlenerek içilebilir. Bir kahve kaşığı ince kıyılmış, kurutulmuş hibiskus kupa yaprağı demliğe konur ve üzerine 300-400 ml kaynar su doldurulduktan sonra 5-10 dakika demlemeye bırakılır, süzülerek içilir.
Afrika'da halk arasında müshil yapıcı ve renk verici olarak kulanılır. Ayrıca çok az oranda iştah açıcı ve iltihapları önleyici özeliği olduğu ileri sürülmektedir. Fakat Afrika'da asıl kullanım alanı hararete karşı serinletici etkisi nedeniyledir.
